|
Kupa
Mücadelesi
|
Champions
League
|
UEFA
Kupası
|
2002
World Cup
|
Milli
Takım
|
Euro
2000
|
IFFHS
İstatistik
|
Stadyumlar
E-MAİL
Ziyaretçi
Defteri
Avrupa
Ligleri
|
Toplu Sonuçlar |
İngiltere
- 23
Aralık |
Middlesbrough vs.
Tottenham Hotspur |
0
0 |
F |
Manchester City vs.
Sunderland |
0
1 |
F |
Ipswich Town vs.
Manchester United |
0
2 |
F |
West Ham United vs.
Leicester City |
1
2 |
F |
Aston Villa vs.
Leeds United |
2
1 |
F |
Newcastle United vs.
Derby County |
0
2 |
F |
Bradford City vs.
Chelsea |
0
3 |
F |
Everton vs.
Charlton Atlantic |
0
1 |
F |
Arsenal vs.
Liverpool |
0
4 |
F |
Italya
· 23 Aralık |
Bologna vs.
Udinese |
1
3 |
F |
Vicenza vs.
Reggina |
0
2 |
F |
Parma vs.
Napoli |
2
2 |
F |
Verona vs.
Fiorentina |
0
2 |
F |
Lecce vs.
Brescia |
2
2 |
F |
Inter Milan vs.
Atalanta |
1
0 |
F |
Perugia vs.
AC Milan |
2
1 |
F |
Almanya
- 20 Aralık |
Werder Bremen
Unterhaching |
0
0 |
F |
İspanya
- 20 Aralık |
Osasuna vs.
Las Palmas |
2
3 |
F |
Real Sociedad vs.
Malaga |
0
3 |
F |
Valencia vs.
Athletic Bilbao |
1
1 |
F |
Real Zaragoza vs.
Villarreal |
1
1 |
F |
Espanyol vs.
Mallorca |
2
3 |
F |
Oviedo vs.
Deprtivo Coruna |
0
3 |
F |
Valladolid vs.
Racing Santander |
2
2 |
F |
Celta Vigo vs.
Numancia |
2
4 |
F |
Alaves vs.
Barcelona |
2
3 |
F |
Hollanda
- 21 Aralık |
FC Twente vs.
RBC Roosendaal |
2
2 |
F |
Fortuna Sittard vs.
PSV Eindhoven |
1
1 |
F |
Heerenveen vs.
Groningen |
1
2 |
F |
Arjantin
- 20 Aralık |
lig şampiyonu Boca
Juniors |
Türkiye
Birinci Futbol Ligi Toplu Sonuçları
|
17.Hafta |
Beşiktaş |
1 |
Denizlispor |
1 |
Adanaspor |
4 |
Kocaelispor |
4 |
Y.Yozgatspor |
2 |
Siirt
Jet-Pa |
1 |
Gaziantepspor |
6 |
Erzurumspor |
1 |
Ankaragücü |
1 |
Bursaspor |
1 |
Fenerbahçe
|
2 |
Samsunspor |
1 |
Ç.Rizespor |
2 |
İstanbulspor
|
1 |
Antalyaspor |
4
|
Gençlerbirliği |
2
|
Trabzonspor |
1 |
Galatasaray |
1 |
|
|
|
|
*Avrupa'
nın ünlü futbol arenaları büyük fotoğraflarıyla Stadyumlar
sitesinde
Batistuta:
"Hayalim Dünya Kupası" |
|
Gabriel
Batistuta, Berlin’de yayınlanan Die Welt gazetesi
spor yazarı Ilona Scherer’la yaptığı röportajda
“En büyük hayalim Dünya Kupası’nı kazanmak”
dedi.
>>Röportajın
devamı |
27.12.2000
Emre ve
Okan masaya oturuyor
Galatasaray Yönetimi,
devre arası kampında orta sahanın iki başarılı futbolcusu ile üçer
yıllık sözleşme imzalamayı planlıyor.
Sarı-kırmızılılar,
tatil sonrası başlayacak olan devre arası kampında iki futbolcusu Emre
Bölezoğlu ve Okan Buruk’la masaya oturacak. Birçok talibi olan bu iki
milli futbolcuyu elinden kaçırmak istemeyen Galatasaray Yönetimi, elini
çabuk tutuyor.
Özellikle Emre Belözoğlu’na
İtalya’nın İnter Milan ve AC Milan ile Fransa’nın Paris Saint
Germain takımlarının teklifte bulunmasıyla sıkıntıya düşen yöneticiler,
üç yıllık sözleşme imzalatmayı planlıyor.
Yönetimden edinilen bilgiye göre
iki futbolcuyla da prensip anlaşmasına varıldığı, Emre’de peşinat
konusunda pürüzlerin kaldığı, Okan ile de daha parasal konuların
konuşulmadığı ifade edildi.
Ancak
Emre Bölezoğlu’na yakın çevreler ise genç futbolcunun sözleşmeyi
imzalamayacağı ve Avrupa’ya gideceğini belirtti. Emre’nin İtalya’da
kötü günler geçiren İnter’in yerine eski teknik direktörü Fatih
Terim’in takımı Fiorentina’yı tercih edeceği, olmazsa Milan ile sözleşme
imzalayacağı belirtildi. Emre’nin Fransız ekibi Paris Saint
Germain’in teklifini ise hiç düşünmediği öne sürüldü.
Öte yandan bayram ve yılbaşı
tatilinde futbolcular ve yöneticiler birer birer İstanbul’u
terkederken, nöbetçi olarak yöneticilerden sadece Celal Gürcan İstanbul’da
kaldı.
Marcio’ya para ödenecek
Bu arada Galatasaray’ın Ankaragücü’ne vermek istediği Brezilyalı
Marcio’nun ödemelerin aksatıldığı için ayrılmak istemediği öğrenildi.
Bu futbolcudan kurtulmak isteyen sarı-kırmızılı yönetim harekete geçerek
tatil dönüşü Marcio’nun kalan parası kendisine ödeyecek.
27.12.2000
Fatura
hocalara
18 takımda 27
teknik adam görev yaptı. 11 ekip sezona başladığı teknik
direktörlerle yoluna devam ederken diğer 7 kulüp, 16 ayrı hocayla çalıştı.
Kan değişikliği
gerekti
Birinci
Lig’de takımların başarısızlıklarının faturası bu sezonun ilk
18 haftasında da teknik direktörlere çıkartıldı. 18 takımdan 11’i
sezona başladıkları teknik direktörlerle yollarına devam ederken, 7
kulüp, 16 teknik adamla takımlarını düzlüğe çıkartmaya çalıştı.
18 haftada G.Saray, F.Bahçe, Beşiktaş, Antalya, Ç.Rize, Gençlerbirliği,
İstanbulspor, Ankaragücü, Samsun, Trabzonspor ve Y.Yozgat sezona başladıkları
teknik adamları değiştirmedi.
Rekor Kocaelispor’da
Teknik adam değiştirme rekoru Kocaelispor’a ait. Yeşil-siyahlılar
sezona başladığı Güvenç Kurtar’la 3. haftada yollarını ayırdıktan
sonra Rasim Kara ile 11 hafta çalıştı, ardından antrenör Mahir
Günak 1 hafta takımın başında kaldı ve son olarak, Adanaspor’dan
ayrılan Hikmet Karaman’la anlaşma sağlandı. Karaman, son 3 maçta
Kocaelispor’un başında sahaya çıktı.
Başarısız olan gitti
Sakıp Özberk, sezonun ilk yarısını bir başka takımda tamamlayan diğer
bir teknik direktör oldu. Siirt’te göreve başlayan Özberk 8. hafta
sonunda buradan ayrıldı, ligin 16. haftasında da, Arıca’nın yerine
eski takımı G.Antep’in başına geçti. Adana, Bursa, Denizli ve
Erzurum da, başarısız gidiş nedeniyle hocalarını değiştirdiler.
Erzurum son teknik direktörü Karasev’in görevine dün son verdi.
SABAH
26.12.2000
İstikrarın
adı Ergün
Galatasaray’da
geride kalan 18 lig maçı boyunca en istikrarlı futbolcu, sahada toplam
1341 dakika kalan “kemik” lakaplı Ergün Penbe oldu.
Oynanan
18 lig karşılaşmasının 17’sinde yer alan Ergün, sadece Ç.Rizespor
maçında sakatlığı nedeniyle forma giyemedi.
Galatasaray’da Ergün’ü,
15’er maçta toplam 1287’şer dakika sahada kalan Bülent Korkmaz ve
Brezilyalı golcü Jardel izlerken, istikrarlı grafik çizdiler.
İlk 15 hafta yapılan tüm karşılaşmalarda
oynayan Jardel, daha sonrasakatlığı nedeniyle Trabzonspor ve
Antalyaspor ile izin aldığı Denizlispor maçında forma giymedi.
Galatasaray’ın yabancı
kontenjanını dolduran futbolculardan Marcio ise bu sezon ligde hiçbir
maçta 90 dakika sahada kalamadı. Brezilyalı futbolcu, toplam 140 dakika
forma giydi. Sarı-kırmızılıların, kadrosunda bu sezon hiçbir 90
dakikayı tamamlayamayan bir diğer oyuncu da Ahmet oldu. Ahmet, oynadığı
4 karşılaşmada toplam 110 dakika sahada kaldı.
Galatasaray’da
Samsunspor’dan büyük umutlarla transfer edilen 1999-2000 sezonunun gol
kralı Serkan Aykut, ilk 18 hafta boyunca genellikle yedek kulübesinde
kaldı. Serkan, 4 maçta 90 dakikayı sahada tamamlayabildi.
AA
Platini, Fransa'da yüzyılın
futbolcusu
France Football dergisi, Michel Platini'yi "Yüzyılın Futbolcusu"
seçti. Dünya'nın en prestijli dergilerinden biri olan France Football,
Zinedine Zidane, Raymond Kopa ve Michel Platini arasından kadife
kramponlu futbolcuyu ödüle layık gördü.
Orta sahada oynadığı dönemde
Platini, milli takım forması altında 72 uluslararası karşılaşmada
41 gol atmış ve 1984'deki Avrupa Futbol Şampiyonası'nda final oynayan
takımda yer alarak Kupa'nın kazanılmasında önemli rol oynamıştı.
Son iki yılda iki büyük
başarı yaşayan Fransız Milli Takımı'nın 1998'deki zaferinde en büyük
pay sahibi Aime Jacquet de dergi tarafından "Yüzyılın
Teknik Direktörü" seçildi.
Jacquet, St Etienne hocası
ve 1955-1962 yıllarında Milli Takım teknik direktörlüğü görevinde
bulunan Albert Batteux, 1984 yılında Avrupa Şampiyonu olan takımın
teknik direktörü olan Michel Hidalgo ile yarıştı.
1998-2000 arasında Dünya
Kupası ve Avrupa Şampiyonluğu kazanan Fransa Milli Takımı de "Yüzyılın
Fransız Takımı" seçildi.
Geçtiğimiz günlerde Hem dünya
hem de Avrupa Şampiyonasını ard arda kazanması nedeniyle Fransız
Milli Takımı, FIFA tarafından da dünyada yüzyılın takımı seçilmişti.
27.12.2000
Herşey
kirli, futbol tertemiz mi?
Büyüklerin
deplasman maçlarına seyirciden etkilenmeyen, cesur ve tecrübeli
hakemler veriliyor. İç sahada ise gençler aslanların önüne atılıyor.
Ayrıca astsubaylar kolayca düdük sahibi oluyor.
Hakemliği bırakan Oğuz Sarvan son günlerin
en çok konuşan ve en çok konuşulan futbol adamı haline geldi.
Gazetelerdeki demeçlerinin ardından atv’deki Bizim Stadyum programına
canlı yayın konuğu olan Sarvan, geçmiş dönemlerdeki birçok olayı içtenlikle
anlatırken belki de uzun yıllar sonra ilk kez “hakemlerin konuşması
gerektiği” gerçeğinin de altını çizdi.
Ancak aynı programa telefonla katılan bir başka
eski hakem Erman Toroğlu’nun, “Oğuz Sarvan’ı parayla ayarlayamazsınız
ama bu parayla ayarlanacak başka hakemler yok anlama gelmemeli” sözleri
bir anda Türk futbolunun içinde bulunduğu bir hastalığı bir kez daha
gündeme getirdi. Cesur yorumlarıyla çok kişi tarafından sevilmese de,
güvenilerek dinlenen Toroğlu’nun sözleri, hakem müessesi içinde
kangren haline gelen bazı sorunların ligin kaderini etkilediğini ima
ediyordu.
Toroğlu’nun sözlerine Merkez Hakem Kurulu Başkanı
Bülent Yavuz yanıt vermeye çalıştı ama bu yanıtlar, Toroğlu’nun
iddiaları kadar tatmin edici değildi.
Ligin geride kalan haftalarına baktığımız zaman bir subay emeklisinin
başkanlığını yaptığı hakemlerin çoğunluğunun da ordu mensubu
olduğu göze çarpıyor. Hakemlerin neden çoğunlukla astsubaylardan oluştuğu
da ayrı bir merak konusu... Ordu mensuplarının hakemlik yapmasını
engelleyen yasayı iptal ettirten Bülent Yavuz’un aynı duyarlılığı
“gözlemci raporlarında” göstermemesi tartışma yaratmıştı.
Yine 1. Lig’de maç yönetecek düzeye gelen
hakemlerin, kendileri ve yakınları hakkında mal beyanında bulunup
bulunmadıkları, hakemlik yaptıkları sürece mal varlıklarında aşırı
bir artış olup olmadığı da akla gelen diğer sorular... Öte yandan
Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş, Trabzonspor gibi şampiyonlukta
iddialı ve medyatik takımların deplasman maçlarına genelde tecrübeli,
hata yapma şansı az olan, gördüğünü çalan, seyirciden etkilenmeyen
hakemler verildiği ancak içsaha maçları için bunun geçerli olmadığı
da ortaya çıkıyor.
“Büyük” takımların içsaha maçlarını çoğunlukla,
seyirciden çabuk etkilenen, kolay penaltı çalan ve kart gösteren, genç,
tecrübesiz hakemlerin verildiği dikkatleri çekiyor. Ali Aydın, Mustafa
Çulcu, Mustafa Kalkandelen, Ünsal Çimen, Yılnör Önen, Murat Ilgaz
gibi bazı hakemlerin de, geçmişlerinde ligin kaderini etkileyecek çok
önemli hataları birkaç kez tekrarlamalarına karşın hala görev aldıkları
görülüyor.
2 hafta önce Kadıköy’de Samsun- spor aleyhine çok
kolay 2 penaltı çalan Yılnur Önen’in aynı cesareti Samsun’da gösterip
gösteremeyeceği ya da büyük bir takım aleyhine aynı penaltıları
verip veremeyeceği tarafsız spor yazarları için o hafta maçtan daha
fazla merak edilen konuydu. Ancak 29 Ocak 1995’teki Ankaragücü-Fenerbahçe
maçında direkten dönen bir topa gol kararı verecek kadar önemli bir
hata yapan bir hakemin, bu kurumun başında olduğu düşünüldüğü
zaman tüm bu uygulamalara ve onların sonucunu da garipsememek gerekir
harhalde...
Bir
görüş: Erman Toroğlu
Bitmeyen senfoni. Biteceğini de kolay kolay
zannetmiyorum. İşin kötü tarafı bu işlerin içine yıllarca girmiş
olan yöneticiler çok şeyleri biliyorlar. Ama onlar bu bazı isimleri
aynen hakemlikte kullandıkları gibi sonradan gözlemcilikte ve MHK’de
de kullanabiliyorlar. Çoğu da ticaretle uğraşan bu yöneticiler,
“Ticari hayatta biz çok şeyi yaparız. Bu olaylar da bunun bir parçasıdır.
Bunun için de bu isimleri açıklamayız” diyorlar. Kendi açılarından
haklılar. Dikkat ediyor musunuz, bazı takımlar hakemlere veryansın
ettikleri seneler kötü durumlara düşebiliyor, fakat aynı yöneticiler
ertesi yıl MHK üyelerini ve hakemlerini neredeyse ciğerlerine sokacak
kadar sevebiliyor, onlara bayılıyorlar. Hep lehlerine beyanat
veriyorlar. Kamuoyu biraz dikkatli bakarsa bazı şeyler net bir biçimde
gözüküyor. Ama lanet olası bu olay sigara dumanı gibidir, görürsün
ama yakalayamazsın. Ne zaman mı biter, Sadettin Tantan buraya da el
atarsa biter. Çünkü futbol camiasında şöyle güvenilebilir yönetici,
teknik adam, futbolcu ve basın dörtgeninden üç-dört kişi ile konuşun,
olaylar çorap söküğü gibi çıkacaktır. Ama öbür türlü münferit
olarak hareket ederseniz, bunlar bir de sizi mahkemeye veriyorlar,
teleferik gibi karşılıklı olarak iki taraftan kazanıyorlar.
Yeni Binyıl
26.12.2000
Alışverişte
son düzlük
Kadrosunu takviye
etmek isteyen Avrupa kulüpleri transferin son günlerinde birbirleriyle
yarışıyor.
Futbolda
transfer bitmek bilmiyor. Sezona yanlış transferlerle giren veya takviye
ihtiyacı duyan takımlar Ocak ayının sonuna kadar futbolcu arayışlarını
sürdürüyor. Transferin en hızlı ekibi yine Inter takımı oldu.
Inter’de başarılı olamayan Keane, Leeds’e kiralık
verildi. Artık verim alınamayan Şilili Zamorano da Meksika’nın
America takımına kaçtı. Birçok oyuncusunu satış listesine koyan
Inter, Uruguaylı Pecheco ile gelecek sezon için anlaşırken,
Brezilya’nın Vasco takımında oynayan Romario’yu 31 Ocak’a kadar
almak için girişimlerini sürdürüyor. Ancak Romario, eski takımı
Barcelona’nın istemesi halinde koşa koşa gideceğini bildirdi.
Bir başka İtalyan ekibi Milan ise Barcelona ile
birlikte Boca’nın golcü yıldızı Riquelme için kıyasıya kapışıyor.
Bu yarıştan kimin galip çıkacağı merak konusu.
Boca
Juniors’un diğer yıldızı Martin Palermo da Avrupa’nın gözdelerinden.
Sakatlıktan kurtulduktan sonra fırtına gibi esen Palermo için West
Ham, Chelsea, Real Madrid, Lazio, ve Leverkusen bastırıyor. Ancak iki İngiliz
kulübü birbirleriyle para konusunda yarışıyor. Palermo için kesin
bir fiyat belirlenmezken, golcü futbolcunun 15 milyon dolar civarında
bir paraya Avrupa’ya gelebileceği biliniyor.
Brezilyalı Ronaldinho için PSG ve Leeds devrede.
Ancak Leeds’in önerdiği 73.5 milyon dolar bile az bulundu. İspanya’da
küme düşen Real Betis 35 milyon dolara 98’de transfer ettiği
Denilson’u Flamengo’dan geri isterken Leicester, Leeds’in 20 yaşındaki
Galli oyuncusu Jones’u aldı. Arsenal de Litvanyalı Danilevicius’le
anlaştı.
Avrupa Kupaları’nda mücadele eden takımlar 3
Ocak’a kadar UEFA’ya yeni listeleri verebilmek için yoğun bir şekilde
oyuncu arayışlarını sürdürüyor.
YENİ BİNYIL
Henry,
Zidane’ı geçti
|
(
24.12.2000 )
|
Arsenal’in
golcü futbolcusu Thierry Henry, France Football dergisi tarafından
“Yılın Fransız futbolcusu” seçildi.
Thierry
Henry’nin “Yılın Fransız futbolcusu” seçildiği oylamada
FIFA tarafından “Yılın futbolcusu” seçilen Zinedine Zidane
ikinci oldu. Ödülle ilgili açıklamarda bulunan Henry, “Bu ödülü
kazandığım için çok mutluyum. Harika bir yıl geçirdim.
Ancak ‘Zidane’ı yendim’ gibi bir tutum içinde değilim ve
basının da bunu böyle yansıtmasını istemiyorum” dedi.
Arsenal’e transfer olduktan sonra çok geliştiğine
inandığını söyleyen yıldız futbolcu, “Arsenal’le
birlikte ben de çok ilerledim. İngiliz futbolu oyunun her yönünü
öğretiyor. Sadece teknik bir futbolcu olmak yetmiyor. Burada
agresifliği de öğreniyorsunuz” diyerek sözlerini tamamladı.
|
Zidane
sitem etti
|
(24.12.2000)
|
Fransız
futbolunun yıldızı Zinedine Zidane, resmi internet sitesinde
yaptığı açıklamada, France Football dergisinin ödülleriyle
ilgili ilginç demeçler verdi.
Zinedine
Zidane, France Football dergisinin “Yılın futbolcusu” ödülünde
oy veren bazı gazetecileri eleştirdi. “Bazı gazeteciler beni
ilk beşe bile sokmadılar. Bunu anlamamın imkanı yok. Bu şahıslar
yaşadığım kırmızı kart olaylarını bahane gösteriyorlar”
diyen Fransız yıldız, kin tutmayacağını belirtti: “Bu
seneki olaylar bana çok şey öğretti. Ancak geçmişle yaşayan
bir insan değilim. Gelecek sezon bu ödülü almak için uğraşacağım.”
Juventus’un yıldızı Zidane ayrıca “Yılın
futbolcusu” seçilen Luis Figo’nun bu ödülü hakketiğini
de söyledi. “Bu ödül Figo’nun hakkıydı, onun adına çok
sevindim. FIFA’nın töreninde söylediğim gibi ben, Figo ve
Rivaldo bu sene verilecek bütün ödülleri hakettik. Ancak bir
birinci seçilmek zorundaydı” diyen Zidane, Henry’yi de
tebrik etti: “Bu yıl inanılmaz bir gelişme gösterdi. Yaşı
ilerledikçe daha da büyük başarılara imza atacak.”
|
©
Copyright
1999-2000
Bu site Ufuk AYTAS tarafından hazırlanmaktadır.
E-Mail:ufukaytas@superonline.com
|